Prof.Dr. Soner DUMAN 2024-01-31


ALLAH'IN İMTİHANININ CİLVELERİ

Bir peygamberin evinde yetişen çocuk (Hz. Nuh'un oğlu) tufanda boğuldu. İlahlık iddiasında bulunan firavunun sarayında yetişen çocuk (Hz. Musa) ise âsâsı ile denizi ikiye yardı. Birisi için kara denize dönüşürken, diğeri için denizde yol açıldı, deniz karaya dönüştü.

Hz. Nuh ve Hz. Lut peygamberlerin eşleri onların davasına ihanet ettiler onlara inanmayıp düşmanla birlik oldular. Firavun'un eşi (Hz. Âsiye) ise onun ilahlık iddiasını reddedip Allah'a iman etti, Hz. Musa ve inananlarla birlik oldu. İki peygamber eşi helak oldu, Hz. Âsiye'yi Allah korudu.

Öyleyse?

a) İnsanı değerli ya da değersiz kılan şey bulunduğu mekân ya da yanındaki şahıslar değil inandığı şeylerdir. Hakka iman ediyorsan nerede olursan ol, kiminle olursan ol üstünsün. Hakka iman etmiyorsan nerede ve kiminle olursan ol kaybetmeye mahkûmsun. "Benim annem hafız", "benim babam hoca", "dedem hacı" diye düşünüyorsan boşa...

Hz. Nuh'un oğlu "benim babam peygamber" diyerek kurtulabildi mi? Hz. İbrahim'in babası "benim oğlum peygamber" diyerek kurtulabildi mi? Ebu Leheb "benim yeğenim peygamber" diyerek kurtulabildi mi?

b) Aklını ve kalbini kullanmayan insanın babası ve eşi peygamber de olsa iman etmek ona nasip olmaz. Aklını ve kalbini kullanan insanın eşi firavun da olsa iman ona nasip olur.

"Kendilerine kulaklar, gözler ve kalpler vermiştik. Fakat kulakları, gözleri ve kalpleri kendilerine bir fayda sağlamadı. Zira bile bile Allah'ın âyetlerini inkâr ediyorlardı. Alay edip durdukları şey, kendilerini kuşatıverdi." (Ahkaf 26).

Rabbimiz kulaklarımız, gözlerimiz ve kalplerimizi O'nun istediği doğrultuda kullanarak kâmil imanı elde etmeyi bizlere nasip eylesin.

(Soner Duman/23.Muharrem.1445/10.Ağustos.2023/Perşembe)

Anahtar Kelimeler :

Paylaş


Yorum Sayısı : 0