Siyonist rejim kendi silah gücüne ve destekçilerine güvenerek ufacık bir toprağa hapsettiği Gazze'de çoluk-çocuk, yaşlı, kadın demeden, hastaneleri, camileri, okulları, binaları bombalayarak katliamlar yapıyor. Gazze'lilere diz çöktüreceğini düşünüyor. Ama bombanın altından sağ olarak kurtarılan çocuklar "hasbünallahu ve ni'me'l-vekil!" (Allah bize yeter, O ne güzel vekildir) diyorlar. Siyonistlerden korkmuyorlar, yurtlarını terk etmiyorlar.

Alçakça ve canice işlenen katliamlar dünya üzerindeki vicdan sahibi tüm insanların da tepkisini çekiyor. Amerika ve Avrupa ülkelerinde sadece Müslümanlar değil başka dinlerden milyonlarca insan bu protestolara katılıyorlar.

Farklı dinlerden pek çok insan, Filistinli Müslümanların bu derece sabırlı, sebatkâr, mütevekkil olmalarının sırrını ve sebebini araştırıyor. Bir çok insan bu vesile ile İslam'a ve Kur'an'a merak salıyor, bu sayede Müslüman oluyor.

Birleşmiş milletler başta olmak üzere dünya üzerindeki egemen güçlerin katliama sessiz kalması ya birleşmiş milletlerin yapısında zorunlu bir takım değişikliklere ya da uluslararası alanda yeni arayışlara gebe görünüyor.

Halkı Müslüman olan ülkelerde yönetimlerin bu katliama kayıtsız kalması halklar nezdinde ciddi bir öfkeye sebep oluyor.

Hem ülkemizde hem de yurt dışında siyonistleri maddi olarak destekleyenlere yönelik boykot konusunda ciddi bir bilinç oluştu. Boykotun gelip geçici bir tepkiden ziyade kalıcı bir bilince dönüşmesi önemli.

Rabbimiz işlerimizin sonunu hayra tebdil eylesin.

(Soner Duman/21.Rebîülâhir.1445/5.Kasım.2023/Pazar)